1 Gün: Barbaros – Germiyan – Bademler – Sığacık – Seferihisar – KuşadasıSabah saatlerinde bölgeye varış. İlk olarak Türkiye’de ilk temalı festivali olan Oyuk (Korkuluk Festivalini) gerçekleştiren Barbaros Köyü’nü ziyaret edeceğiz. Festival sonrasında köylülerin yaptıkları bu korkuluklar köyün sokaklarında tüm yıl boyunca sergileniyor. Hem bu korkulukları göreceğiz hem de fotoğraflarla buranın keyfini çıkartacağız. Sonrasında Türkiye’de Slow Food (katkısız gıdalar üretmek ve geleneksel yemekleri yaşatmak) hareketine katılan tek köyümüz olan Germiyan Köyü’nü gezeceğiz. Köyün sokaklarında dolaşırken evlerin ve sokakların çiçek motiflerle boyanmış olduğunu göreceksiniz. Sonrasında Ardından Susuz Yaz filminin çekildiği, Çevre ve Şehircilik Bakanlığın 2012 yılında yaptığı yarışmayı kazanan Türkiye’nin en temiz köyü, ülkemizin tiyatrosu olan ilk ve tek köyü Bademler köyünü gezeceğiz. Ardından Ege’nin son dönemlerde en popüler yeri haline gelen, birçok dizi ve filme ev sahipliği yapan Sığacık’ı ziyaret ediyoruz. Burada, Sultan Süleyman tarafından yaptırılmış Osmanlı Kalesi’ni, iç kalede inşa edilmiş ve otantikliğini kaybetmemiş evleri ve sokakları yürüyerek gezeceğiz. Günün son gezeceğimiz yeri ise yöresel mimarisine, geleneklerine, göreneklerine sahip çıktığından dolayı 2009 yılında Türkiye’de ilk Cittaslow (Yavaş Şehir) unvanını kazanmış olan Seferihisar’a gidiyoruz. Seferihisar’ı doyasıya gezdikten sonra Kuşadasın’da bulunan otelimize yerleşme, akşam yemeği ve konaklama.
2 Gün: Kirazlı – Çamlık – Tire - Ödemiş - BirgiOtelde alınan kahvaltının ardından ilk durağımız Kirazlı Köyü ile günümüz başlıyor. Doğal köy ortamını görüp yolumuza devam ediyoruz, durağımız Çamlık Köyü. 30 Adet buharlı lokomotifin sergilendiği Çamlık Buharlı Lokomotif Müzesini gezdikten sonrası Köy meydanında serbest zaman veriyoruz. Yolculuğumuzun devamı ile Tire’ye ulaşıyoruz. Tire çarşısını gezerek turumuza başlıyoruz, zanaatların son örneklerini (Keçecilik, Urgancılık, Nalıncılık, Semercilik, Saraçlık ve Yorgancılık) ustaların tezgâhları başında görerek bilgi alıyoruz, sonrasında çay ve kahve içmek için serbest zaman vereceğimiz Dere Kahvesine uğruyoruz. Tire gezimiz sonrası Ödemiş’te kısa bir gezi ve dinlenme imkanı sonrası müze kent olan ve hayran kalacağınız Birgi’ye hareket ediyoruz. Birgi’de ilk olarak bizleri yaşam ve ölümün içiçeliğini gösteren “Güneş ve Selvi” ağacını görüyoruz. Sonrasında Türk konak mimarisinin örneklerinden biri olan Çakırağa Konağını gezeceğiz. Konak gezimizin bitiminde halk arasında Aslanlı Camii olarak bilinen Ulu Camii ve Sultan Şah Türbesi’ni gördükten sonra yöreye özgü ürünleri bulacağınız noktada mola vereceğiz. Birgi de en son duracağımız yer ise yöreye özgü bir ev olan Andaç Evi olacaktır. Dönüş yolculuğumuz ikramlar eşliğinde başlıyor. Akşam saatlerinde İstanbul’a varış ve turumuzun sonu.